Bergama , Bakırçay'ın iki kolu olan Selinos ve kestel çayları arasındaki 330 metre yükseklikteki volkanik tepede kurulmuÅŸtur. Bu tepenin güneyi Bakırçay'a kadar uzanan verimli tarım alanları olması nedeniyle Neolitik çaÄŸa kadar uzanan yerleÅŸimlerin cazibe merkezi olmuÅŸtur. Bugün Bergama müzesinde bulunan taÅŸ balta ile çanak çömlekler M.Ö. 5000 yıllarına tarihlenmektedir. Hititler,Frigler ve Lidyalılardan sonra Persler bölgeye hakim olurlar . Tarihte ilk defa îsmînîn duyulduÄŸu M.Ö. 399 yılında Akrapol muhtemelen bir Pers kalesidir.Â
Büyük Ä°skender'in Persleri yendiÄŸi M.Ö. 334 yılından sonra Batı Anadolu Yunan - yerel kültür karışımı Helenistik çağını yaÅŸamaya baÅŸlamıştır. Bergama ise M.Ö. 280 yılından itibaren bu medeniyetin gözde merkezlerinden biri haline gelmiÅŸtir. Giderek Antalya'ya kadar uzanan prenslik, Torosları da içine alan bir krallık haline dönüşmüştür. Romalılarla kurulan müttefiklikle askeri alanda birçok baÅŸarılara imza atılırken, mimarlık,heykelcilik ve tıp dallarında bölgede önder olmuÅŸlardır. Bergama Akropolünde bir plan dahilinde tapınak, tiyatro, kütüphane ,jimnazyum , saray ve agoralar inÅŸa edilmiÅŸtir.Â
Madra dağının suyu 56 km den künklerle ÅŸehre getirilirken vadi ve yarmaların iki - üç katlı su kemerleri ile geçilmesi o güne kadar görülmemiÅŸ bir olaydır.Açılan okullarla batı dünyasına heykeltıraÅŸ yetiÅŸtirilmiÅŸtir. Temelleri M.Ö. 4 y.y da atılan saÄŸlık merkezi Asklepion Batı Anadolu’nun en ünlü hastanesi haline gelmiÅŸ, Calinos gibi bugünkü tıbbın esaslarını kitap haline getiren hekimler yetiÅŸmiÅŸtir.Â
Mısırlılar Bergama'ya Papirüs kağıdının ihracını yasaklayınca yeryüzünde ilk defa Selinos deresi boyunca kurulan tabakhanelerde keçi ve kuzu derisinden parşömen kağıdı imal etmiÅŸlerdir.Ve bu kağıtla yazılan 200.000 cilt kitap, ÅŸair ve alimlerin heykelleriyle birlikte devrin en büyük kütüphanesini doldurmaktaydı.Â
Bergama kralı III. Attalos'un vasiyetiyle M.Ö. 133 de Roma'ya bırakılan krallık halkın isyanına raÄŸmen artık Roma Ä°mparatorluÄŸunun bir eyaleti durumuna düşer.Romalıların iskan hareketi imparatorluÄŸun ikiye ayrılmasına kadar devam eder ve ÅŸehirde Bazîlika,Amfi tiyatro,tiyatro,stadyum,köprüler ve Asklepion alanında tapınak inÅŸa edilir.Â
M.S. 3. yüz yılın sonlarında Bizans Devletinin payına düşen Bergama gerileme dönemine girer. Hıristiyanlık dininin kabul edilmesi Krallık ve Roma dönemi tapınaklarının tahrip edilmesi sonucunu doÄŸurur.Romalıların Serapis tapınağı ilavelerle en büyük kiliselerden bîri haline getirilir.Â
Ekonomik çöküntü,depremler,Arap istilalarıyla harabe haline gelen ÅŸehir sonunda 1306 yılında Selçuklardan Karesi BeyliÄŸine katılmıştır.Beylik döneminde imarına baÅŸlanan ÅŸehir 1336 yılında Osmanlı idaresine girmiÅŸtir.Ä°skan ve Ä°mar hareketlerine 14 ve 16 yüz yıllında hızla devam edilmiÅŸ,ÅŸehre camii, medrese, han, hamam,bedestenler inÅŸaa edilmiÅŸtir. Ticaretin canlanması için arastalar kurulmuÅŸtur. Bugün Ä°zmir'in en büyük ilçelerinden biri olan Bergama 2500 yıllık tarihin izleriyle yılda bir milyon turistin ziyaret ettiÄŸi bir müze kenttir.Â
Ä°lk'ler kenti Bergama!